Tansel Kolcu yazdı
Süper Ligin 6. haftasında, deplasmanda Gaziantep ile karşılaşan Trabzonspor, daha önceki maçlardan farklı bir oyun ortaya koymadığı bu maçta da berabere kalarak, ilginç bir istatistiğin sahibi oldu. Trabzonspor’un tarihinde, herhalde ligin ilk 5 maçından berabere ayrıldığı bir sezon yoktur. Trabzonspor, umarım önümüzdeki hafta bu zinciri kırar ve beraberlik hususunda yine rekorlar kırmaz.
Bu maçın ve sahada oynanan futbolun, yorumlanacak bir tarafı olmadığı kanısındayım. Sayın Şenol Güneş, Kayserispor maç sonu konuşmasında, takımın durumu hakkında üstü kapalı da olsa bazı imalarda bulunmuştu. Şenol Hoca, kimseyi kırmak ve üzmek istemediğinden açık açık konuşmadı ama biz konuşalım. Trabzonspor’un bugün geldiği nokta, tüm futbol takımlarının başkanlarına ibret olmalı. Daha önce bastığınız muz kabuğunu alıp kenara koymazsanız, o yerdeki muza mutlaka bir daha basıp düşersiniz. Şampiyonluk sonrası takımı dağıtıp, gereksiz yaptığı transferlerle ekonominin yanında sportif başarısızlığın da sorumlusu olan bir hocayı, camianın tepkisine rağmen yeniden göreve getirip, yine transferi ona emanet ederseniz, maalesef sonuç böyle oluyor. Yunus Mallı, Koita, Bartra, Gomez gibi transfer facialarını yaratan bir hocaya bir fırsat daha verirseniz, o da gider, Lundstram, Barisic, Ozan gibi oyuncular alır. Sonra da ortadaki sportif başarısızlığı ve ekonomik çöküşü Şenol Hoca gelsin kurtarsın deriz. Bu saydığım oyuncular, bugün Galatasaray ve Fenerbahçe takımlarının kadrolarında yer bulabilirler mi? Maalesef bulamazlar. “Ne yapalım, paramıza göre aldık.” derseniz ben de size; “ Üste para verip gönderdiğiniz futbolcular yerine, 2-3 çok üst düzey transfer ile bu takımın görüntüsünü değiştirebilirdiniz. Ne gerek vardı bu kadar transfere?” derim. Bu takım, daha ne kadar gereksiz transfere para saçmaya devam edecek? Trabzonspor’da daha önce futbol oynamış, Trabzonspor’a aidiyet hissi ile bağlı, dünyanın her kıtasından futbolcular yok mu? Bu futbolculara görev verip, bir tarama yaptırılamaz mı? İnanın, bu futbolculara verilecek para, sadece Bartra’ya ödenen fesih ücretinden daha az olacaktır. Denemeye değmez mi? Bugünkü sonuçlardan daha kötü sonuç mu alacağız? Trabzonspor, 5 maçta 5 beraberlikle 5 puan topluyor ve bu 5 maçta 3 gol atıp 3 gol yiyor ve maalesef, ilerisi için ümit vermiyor. Gerçi biz, Abdullah Hoca zamanında üst üste 5 mağlubiyet alıp “Trabzonspor’un tarihinde var.” denilerek, bu istatistiğe alıştırıldığımız için 5 maç üst üste alınan 5 beraberlik, bize başarısızlık gibi gelmiyor nedense! Modern futbol ve pas pas pas diyen bir hocanın takımı getirdiği noktada, maalesef takımda bütün futbolcular, yanındaki arkadaşına pas atmaktan korktuğu bir özgüven kaybı yaşamaktadır. Futbolcular, geri ve yan pasa o kadar şartlanmışlar ki, daha önce devamlı geri ve yan pas yaptıkları için başarılı görünen pas yüzdeleri, şimdi yerlerde sürünüyor. Çünkü, alışık olmadıkları veya unutmak zorunda oldukları dikine pası yapmak zorundalar ama adeta bellekleri silinmiş. Şenol Hoca, takımı bu zorlu süreçten mutlaka çıkaracaktır. Taraftara düşen, takıma ve Şenol Hoca’ya, sonuna kadar destek vermek olmalıdır. Sonuçta bu takım, bu süreçten çıkacak ama yapılan yanlışların bir daha yapılmaması ve unutulmaması için bu 5 beraberlik, Abdullah Hoca’nın “beşi bir yerde” hediyesi olarak, hafızalarımızda kalmalıdır.
Maçın hakemi Volkan Bayarslan ve Var hakemi Erkan Engin için TFF’ye bir sorum olacak. Trabzonspor’un golünün iptal edildiği pozisyonda, bu iki arkadaş Fenerbahçe veya Galatasaray’ın maçlarında da aynı kararı verebilirler miydi?