Tansel Kolcu yazdı
Ziraat Türkiye Kupası Finalinde, Beşiktaş’a yenilerek UEFA Kupası’na play-off turundan katılma şansını yitiren ve Ruzomborek ile 2. Eleme turunda karşılaşan Trabzonspor, 2 maçta da zayıf rakibi karşısında sayısız gol pozisyonları vermesine rağmen Uğurcan’ın müthiş oyunuyla turu geçmeyi başarmıştı. Bu maçlardaki kötü oyuna rağmen yapılan transferlerin adaptasyon süresi de düşünülerek 3. Eleme turundaki rakibi Rapid Wien maçında daha iyi bir oyun bekleyen taraftarlar, maç sonunda bekledikleri güzel futbolu görememenin yanında bir de takımları sahadan 1- 0 mağlup ayrılınca, tepkilerini uzun süredir oynanan sıkıcı oyun nedeniyle eleştirdikleri Abdullah Avcı’ya yönelterek protestoda bulundular. Trabzonspor, sadece 2 hazırlık maçı yaparak hazırlandığı sezona, Ruzomborek ve Rapid Wien maçlarında ortaya koyduğu etkisiz futbol başlangıcı nedeni ile Abdullah Avcı’nın eleştirildiği böyle bir dönemde bugün, Süper Ligin ilk haftasında, deplasmanda Sivasspor’un konuğu oldu. Maalesef bu maçta da istenilen oyunu ortaya koyamayan Trabzonspor, Uğurcan’ın başarılı kurtarışları ile 1 puanı alırken, Abdullah Avcı’nın yapboz merakı ile de 2 puan kaybetmiş oldu.
Şampiyon kadroyu takviye yapmak yerine bozarak takımın başarısız sonuçlar almasının yanında kulübün ekonomik çöküş yaşamasında katkısı olan ve başarısız sonuçlar sonrası kendi yarattığı kadro için; ”Hastalıklı bir durum var ne yapsam olmuyor” diyerek istifa eden ama 6 ay sonra tekrar geri gelip yine takviye yerine yeniden bir kadro yaratan Abdullah Avcı, bu sezon için taraftara söz verdiği, agresif, hızlı, temaslı, atak oyunu sanırım sadece hayallerinde yaşıyor. Sayın Hocam, istediğin kadar hızlı, temaslı ve agresif oyna, takım yan pas yapmaya ve geriye oynamaya devam ediyorsa ancak kendini kandırırsın taraftarı değil. Artık şuna kanaat getirdim. Sezon başında, bu sezon için taraftara vadettiğiniz atak, agresif ve hızlı bir oyun ortaya koyma konusunda isteğiniz olsa da, yılların verdiği alışkanlık ve kendinizi hapsettiğiniz kalıplar maalesef buna izin vermiyor ve bundan sonra da vermeyecek gibi görünüyor. Halbuki, bu takımı şampiyon yapmış bir teknik direktör olarak hiçbir teknik direktöre nasip olmayacak kredinizi doğru kullanabilirdiniz. Mesela görev yaptığınız süre içerisinde en azından 2-3 alt yapı oyuncusunu takıma kazandırıp, kulübe maddi anlamda da katkıda bulunabilirdiniz. Sakın Ahmet Can’ı ben oynattım demeyin. Siz zorunluluktan Ahmet Can’a forma verirken, binlerce kilometre uzakta olan Ajax kulübü çoktandır takip ettiği Ahmet Can’ı transfer etmenin yollarını arıyordu. Lütfen izah eder misiniz? Trabzonspor U19 takımı sezonu şampiyon olarak kapatıyor ama o takımdan göstermelik olarak kampa götürdüğünüz hangi oyuncuyu takıma katabildiniz? Ruzomborek maçlarının Uğurcan’dan sonra en iyi ismi Cihan’ı Rapid Wien maçında neden etkisiz olabileceğini bildiğiniz yerde değerlendirdiniz? Takımınızda 19 yaşında bir futbolcunun direk oynamasının takımlarınıza has yüksek yaş ortalamasını düşürmesinden mi korktunuz! Yoksa transfer planlamasını bozacağından mı! Kendi deyiminizle bazı bölgelerde şişlik varken ve stoper üstüne stoper transferi düşünülürken, Rapid Wien maçında Dragus sonrası Nwakaeme’nin santrafor oynatılmasındaki amacınız nedir? Geçen sezon bir çok maçta yer alıp takımına skor katkısı yapan Enis’i neden düşünmediniz? Şampiyon olan U19 takımının santraforu ve ligin gol kralı, aynı zamanda sezon içinde 4 kez hat trick yapma başarısı gösteren Engin Poyraz Efe Yıldırım’ın düşünülmemesinin nedeni nedir? Avrupa’nın önemli takımlarında 16-17 yaşında futbolculara cesurca forma verilirken sizin bu cesareti gösterememenizin nedenini lütfen açıklar mısınız? Sayın Ertuğrul Doğan; “Geçen yıl oynanan oyundan ben de, taraftar da, hoca da memnun değildi. Bu sezon mutlaka değişecek.” derken sizin aynı oyun sisteminde inadınızı anlamak mümkün değil. Sayın Ertuğrul Doğan’ın da size neden bu kadar sabrettiğini anlamadığımız gibi. Sonuçta anladığım kimse oyundan memnun değil ama değişmesi için yapılabilecek hiç bir şey yok gibi. Zira bu durum, Trabzonspor’da bazı mecburiyetler nedeni ile değişimin olamayacağını işaret ediyor. Sanki Trabzonspor’a kayyum atanmış gibi ve Abdullah Avcı’nın maç sonu açıklamalarına bakacak olursak maalesef böyle de devam edecek gibi. Tabii taraftar “Yeter artık” diyene kadar…