Yaşar Biberoğlu yazdı.
14 Mayıs'a giderken dört beş adaylı bir Cumhurbaşkanlığı yarışı izleyeceğiz gibi gözüküyor. Siyasette yirmi dört saat bile çok uzun bir süre.Bu süreçte bir çok değişiklik de elbette yaşanabilir.
Burada yanlış olan sistemin getirdiği dayatma. 85 Milyona şu söyleniyor öne çıkan 70 yaş ve üzeri iki isim ve bunlardan birisini seçmenin Cumhurbaşkanı olarak seçmesi isteniyor. Bununla da kalınmıyor İktidarıyla Ana Muhalifetiyle bir çok Siyasi Parti 81 İlde Liderlerin ve Genel Merkezlerin belirlediği adayları asli unsurun yani milletin önüne seçmeleri için koymaları bu sistemin demokratik olmayan bariz bir örneği olarak karşımıza çıkıyor.
Bu güzel ülkede asli unsur milletimiz.Kendi önüne seçmesi için konulan Cumhurbaşkanı Adaylarını ve aynı zamanda da bununla birlikte Milletvekili Adaylarını kendisi ön seçimle belirlediğinde bugünkü siyasi tablodan çok daha farklı bir siyasi tablo ile karşı karşıya olacağız. Özellikle genç seçmen önümüzdeki süreçte bu siyaset anlayışının doğru olmadığını istek ve beklentilerini siyasetin içerisinde daha da aktif yer alarak gösterecektir diye düşünüyorum.
14 Mayıs'a giderken Millet İttifakı dağılır mı, yaşanmış ve çözülmüş gibi görünen bu tablodan sonra.Bu süreç İyi Parti açısından gerçekten çözüldü mü noktasında benim kafamda bir çok cevapsız soru var. İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanlığı Adaylığına karşı çıkışı ve sonrasında masaya dönüşü Millet İttifakı seçmeninin özellikle de İyi Parti seçmeninin bir baskısının sonucu mu yaşandı yoksa İyi Parti'nin üye sayısında çok ciddi bir istifanın yaşanması sonucunda mı yaşanmıştır ? Veya İyi Partinin üst kademelerinde yaşanmış bir sürecin yansımasımıdır ? Yoksa bunların hepsi birden mi ? Bunu ilerleyen zaman içerisinde daha net bir şekilde öğreneceğiz. Meral Akşener'in masaya döndüğü ve Millet İttifakının Adayının açıklandığı toplantıdaki yüz ifadesinden sanki bu süreç burada bitmedi gibi okudum. Yanılıyor da olabilirim. Millet İttifakının Cumhurbaşkanı Adayı HDP ile görüştü.Önümüzdeki süreçte buradan çıkacak sonuç ve yansımaları Millet İttifakının dağılıp dağılmayacağı noktasında belirleyici olacak diye düşünüyorum. Bu nokta İyi Parti'nin seçime doğru giderken en hassas noktalarından birisi olacak gibi duruyor. Bu süreç son düzlükte Millet İttifakının dağılmasına da sebep olabilir. Eğer seçime giden süreçte HDP'nin talep ve istekleri İyi Parti'nin üst yönetim kadrolarında ve tabanında ciddi bir rahatsızlık yaratırsa 14 Mayıs'a giderken İyi Parti ikiye de bölünebilir. Bu süreci İyi Parti açısından yönetmek de çok kolay olmayabilir. İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in bu süreçte işi hiçte kolay değil.
12 Maddelik Millet İttifakının kabul ettiği mutabakat metni ortadayken Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile birlikte kendisinin Cumhurbaşkanı yardımcısı olmayı diğer İttifaktaki Beş Liderin Milletvekili seçilip Mecliste kendi Partileri'nin başında olmalarını Habertürk'te Fatih Altaylı'nın programında önermesi bu sancılı sürecin devam ettiğini gösteriyor. Ayrıca Milletvekili Listeleri belirlenirken oluşabilecek olumsuzluklar Millet İttifakında çok ciddi tahribatlara yol açabilir önümüzdeki süreçte. Ve bugün İyi Parti Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu'nun açıklamaları bu sancılı sürecin artarak devam ettiğini gösteriyor. Bu süreçleri seçime doğru giderken hep birlikte daha net bir şekilde izleyip göreceğiz. ''Aklınızda olanları, hayata geçirecek kadar yüreğiniz yoksa, ömrünüz cesaretli insanların dedikodularını yapmakla geçer." -Sokrates
