Devrenin kapanış maçında şampiyonluk adaylarından Trabzonspor ile düşmeye aday gösterilen Kayserispor karşılaşmasında süpriz yaşanmadı. İlk 20 dakikada bulduğu gollerle sanki tarihi farkın geleceği belliydi fakat Trabzonspor oldukça fazla pozisyona girmesine rağmen bu fırsatları hoyratça harcadı. İlk yarı biterken Ömer Uzun'un golüyle Kayserispor devreye ümitli girdi.
 

*****
 

Maçın ilk bölümünde; Sosa, Obi Mikel ve Abdulkadir çok iyi oynadı diyebiliriz. Yanlız Trabzonspor'un iki beki de kalite ve seviyesine yakışmayacak kadar kötü oynadı. Novak ve Sosa'nın "sözleşme yenileme" mevzusunun bu futbolcuların kafasını bir hayli karıştırdığı performanslarından dolayı çok belli oluyor.
 

Bu Maçta Onazi'yi görmek isterdik yedekler arasında olmaması oldukça aklımızı karıştırdı. Hakikaten iyiyi bıraktım; vasat bir Onazi bile Trabzonspor'un o bölgede en önemli eksiği... Sosa ve Obi Mikel maç boyunca her numarayı oynuyorlar, 6-7-8 sürekli değişip duruyor. Sırf o yüzden Trabzonspor 2. bölge gerisinde kilitleniyor.  
 

*****
 

Dün, Abdulkadir Parmak iyiydi, tabii ki Kayseri maçı bir ölçü değil. Çünkü ideal kadrolarından çok eksikle bu maça çıktılar. Kalecileri Lung, stoperleri Poulain ve Abdennour; sağ bek Lopez ve hücum oyuncuları Mensah, Adebayor ve Umut Bulut takımda yoktu. Son dört sezonun üçünde ligde kalmayı son maçlardaki performansıyla başaran Kayserispor maalesef bu sezon kümede kalmak için yeterli kadro yapısına sahip değil. 
 

*****
 

Evinde oynadığı son dört Süper Lig maçında sekiz puan kaybeden Trabzonspor, aynı puan kaybını daha önceki 15 iç saha karşılaşmasında yaşamıştı. Campi ve Hüseyin topu oyuna sokma  konusundaki becerilerini savunma anlamında da gösterseler Trabzonspor bu golleri yemezdi. Hala söylüyorum; Trabzonspor’un yediği gollerde stoper hatası olabildiğince az... Stopere yardımcı olabilecek bir ön libero; kanatların daha çabuk ters kademeye girmesini sağlayacağından ana savunmacıların yükü dahada azalacaktır. Trabzonspor’un ara transfer döneminde iki bek alternatifi ve ön libero alınması yeterli olacaktır. Sturridge kalacak ve oynayacaksa Ndiyaye'yi almak bile bu takıma fazla olacak; bu fazlalık şampiyonluk yarışında Ünal Hoca’nın elini rahatlatacaktır. 
 

*****

Bu sezon en fazla Süper Lig maçında açılış golünü atan takım Trabzonspor oldu. En fazla açılış golü atan oyuncu da Alexander Sörloth... Norveçli, Kayserispor maçında oldukça istekliydi; hem asist hem de 2 gol atarak bunu gösterdi. Bence şu anda Süper Lig'in açık ara en iyi forveti zor olanı atıp kolay olanları kaçırması ve sürekli pozisyon kovalaması top almak için kanatlara ve orta sahaya gelmesi her şeyiyle tam Trabzonspor’un aradığı bir oyuncu ve onun dilinden anlatan onu oynatabilecek Sturridge ve Nwakaeme ile çok verimli olduğu da kesin. Dikkat ettiniz mi (?) Alexander Sörloth’un, Sosa'nın mükemmel asistiyle attığı ikinci golünde ofsayt çizgisini kafasında nasıl çektiğine... Savunma arkasına koşu yapan futbolcu çok gördük bu ligde ama her pozisyonda kendini bu kadar iyi ayarlayan oyuncu uzun yıllardır görmedik.
 

*****

Abdulkadir Parmak bu sezon çalkantılı bir form grafiği sergilemesine rağmen sakatlıktan döndükten sonra eski formuna kavuştu. Bunda; sezon öncesinde erken form tutması ve kendisini fazla zorlamasının, beraber oynamaya alıştığı Yusuf, Onazi ve Ömür’ün olmamasının payı büyüktü. Bu tarz oyuncuların veriminin yükseldiği zamanlar tam da bu zamanlar... Kendine bakarlarsa tecrübe kazandıkça oyun görüşleri ve hamle alternatifleri artıyor. Eğer gelişimini sürdürürse Abdulkadir Parmak ikinci yarı için formayı zorlayacaktır.
 

*****

Kayserispor maçında 11/17 ikili mücadele, 7/10 adam  geçme, 8 şut istatistikleriyle Daniel Sturridge harika bir performans gösterdi. İnanın bunu çok efor göstermeden yaptı. Sturridge gerçekten çok klas bir oyuncu. İlk yarı sonunda attığı gol sayısı; 7, yaptığı asist; 4 ve 90 dakika tamamladığı maç sayısı; 0... Trabzonspor’da oynayıp bu şehri tercih ettiğine hala inanamıyorum. Ünal Hoca bütün oyun sistemini Sturridge'nin üzerine kurmalı devre arası kampında Sturridge ile özel olarak ilgilenmeli. İngiliz'e takımda daha çok sorumluluk verilmeli diye düşünüyorum. Sturridge'nin her an gidecek gibi bir hali var; takıma aidiyet duygusu yüklenir ve kendisini başarıya adarsa Trabzonspor'u kesinlikle yürüyerek bile hedefe ulaştırabilecek yeteneklere sahip.
 

*****

Her ne olursa olsun Trabzonspor için 3 puan güzeldi. Sakatlıklar, hakem hataları, bireysel formsuzluk ve öne geçilen maçları tutamamak gibi sorunlar halledilebilseydi, Trabzonspor ilk yarıyı 39-40 puan sınırında kapatılabilirdi. Devre arası kampı çok önemli... Takıma iyi bir kondisyon yüklenir, mental problemler halledilirse ihtiyaç olan bölgelere nokta transferler yapılabilirse bu takım sezon sonu şampiyon olur.
 

*****

Sezon başında Ünal Karaman ve yönetim ortaya hiç bir vizyon koymadı. Şampiyonluk kelimesinden öcü gibi korkuyorlar. Biri, söyletmemek için yemin etmiş... Avrupa’da hedef yok, ligde hedef yok. Sebep ise komik; "Takım baskı altında kalırmış". Hem yönetim hem teknik direktör hem de camia tek hedef koymalı; önce kendi inanmalı... Yegane hedef ise şampiyonluk. Bu sözcüğü; hak etmeyenler ve kirletenler kullanmakta hiçbir beis görmüyor. Tüm bunlar olurken taraftar anmaya dahi korkuyor. "Şampiyonluk" kelimesini; bu kelimenin bu şehirde yarattığı travmanın atlatılması adına Bordo-Mavili renklere gönül verenlerin "Olacağız" diye haykırması gerek, dillerden bir an bile olsun düşürmeden.

Selam ve Saygılarımla