Ünal Karaman birilerinin boğazına takıldı. Takılmaya da devam edecek gibi. Teknik Direktör Karaman ile yönetim daha netleşmemekle birlikte yolları ayırma kararı aldı. Biz uzun zamandan beri bu meseleyi gerek köşe yazıları ile gerekse manşetlerimizle dile getirdik getirmeye de devam ediyoruz. Bizim en büyük gücümüz taraftarımız ve bizde taraftarlarımızı doğru bilgilendirmeye devam edeceğiz. Ne kadar bazen olumsuz eleştiri alsak da işte şimdi aynı dili konuşuyoruz. Bu da aslında bizim ne kadar doğru bir noktada durduğumuzun göstergesi bir anlamda. Bir önceki yazımı okuyanlar birde Ünal Karaman'ın Kayseri maçından sonra yaptığı açıklamaları dinlerse o yazıda açıklamalara dair çok şey bulacaklardır.

Trabzon yerel basını ve ulusal kanallarda Trabzonspor taraftarı olarak bildiğimiz yorumcuların çoğu da bu işe çanak tutmuştur. Dolma kalem savaşlarının yaşandığı bir süreci yaşıyoruz. Hepsi birbiri ile yarışır durumda. Bu kalmeşörlerin Ünal Karaman ile alakalı güzel bir iki cümlesinin ardından hep bir "ama" ları olmuştur. Esas verilmek istenen mesaj ve olmasını istedikleri şey de o "ama" dan sonra kurulan cümlelerdir.

Ünal Hoca'nın bu saatten sonra döneceğini düşünmüyorum dönerse de sırf takımı ve taraftarı düşündüğü için dönecektir. Sonrası ise hep olduğundan daha karamsar daha soru işaretleri ile dolu ve en nihayetinde Ünal Hoca bu durumun içinden fazlaca yıpranarak çıkacaktır ki ben böyle bir şeyin yaşanmasını istemem. Çünkü o kadar sancılı bir süreçte böyle bir başarıyı elinde tutan Karaman'nın takımdan gitmesini isteyenler bu işten başarısız çıkarlarsa bu sefer Hoca'ya hem psikolojik baskı hem de taraftar nezdinde medya yolu ile itibar suikastine girişeceklerdir ki olası bir kritik mağlubiyet ve işlerin kötüye doğru gittiği ortamda karşılık da bulacaktır. Eğer yönetim geleceğe yönelik Ünal Hoca'ya çalışma şartları bakımından bir güvence ve özgüven garantisi verirse ancak o zaman işler çok daha farklı ve güzel olabilir. Bu cümlemin altını ileriki zamanlar da daha da doldururum nasipse.

Perşembenin geleceği çarşambadan belliydi zaten. Yeri ve zamanı geldiğinde haklı çıkacağımızdan hiç şüphemiz olmadığı için bıkmadan usanmadan korkmadan doğruları söylemeye devam edeceğiz ve bazı taraftarlarımızı istemeden kırmaya, rotası "OLACAĞIZ DA!.. " olan taraftarlarımızı da rotadan şaşırmamaya devam edeceğiz.

Kalın sağlıcakla...