Tansel Kolcu yazdı.

İki gün önce anlaşmaya varılan Hırvat Teknik Direktör Nenad Bjelica idaresinde ilk maçında, deplasmanda Sivasspor ile karşılaşan Trabzonspor, 11. dakikada Markoviç’in golü ile öne geçmesine ve iyi oynamasına rağmen, 27. dakikada yapılan basit bir hata, pahalıya patladı. Bu dakikada, Hakan’ı ceza sahasında düşüren Larsen, kırmızı kartla oyun dışına çıkarken, Saiz de attığı penaltı golü ile takımı adına eşitliği sağlamayı başarmış oldu. Bu dakikaya kadar dengeli giden oyun, Trabzonspor’un 10 kişi kalması ile tamamen Sivasspor’un oyun olarak üstünlüğü ele geçimesi ile devam etti. 37. dakikada Erdoğan, Sivasspor’u 2-1 öne geçiren golü atarken, ilk yarının skorunu da ilan ediyordu. İkinci yarıya, 10 kişi kalınmasından dolayı değişik bir diziliş ile müdahale etmek isteyen Bjelica umduğunu bulamazken, 58. dakikada Saiz ve maçın uzatma dakikalarında Caicedo’nun golleri ile maç 4-1 Sivasspor’un üstünlüğü ile sona erdi.

Yeni göreve başlayan Hırvat Hoca, sanırım bu maçtan sonra nasıl bir kadro ile mücadele etmek zorunda olduğunu daha iyi anlamıştır. Bjelica’nın bu maçtan sonra yapması gereken en önemli hareket, radikal kararlar alarak, takımda varlıkları ve yoklukları belli olmayan, sahada sadece isimleri gezinen oyuncuları kadro dışı bırakmak olacaktır. Alt yapı sorumlusu İhsan Derelioğlu ile görüşüp, A takımda oynama kapasitesi olan oyuncuları, kalan haftalarda cesaretle takıma kazandırmalıdır. Böyle bir fırsatı eline geçiren  genç isimler, adeta topu ve çimi yerler. Belki onlarla da yenileceğiz ama bunlarla zaten rezil oluyoruz. Bari, isteksizce dolaşıp, damarlarına işletilmiş pas oyunu ile vakit geçiren milyon Euro’luk futbolcular yerine, formasına aşık genç isimlerin mücadelelerini izleriz.

Sözün kısası, önümüzdeki sezon bu takımın tekrar yarışabilmesi için, takımda kalacaklar belirlendikten sonra, bu futbolcular ile birlikte  alt yapıdan takviye edilecek genç oyuncular sezonun kalan kısmında süre almalıdır. Sahada varlığı ile yokluğu belli olmayan arkadaşlara da acilen, kendilerine kulüp bulmaları söylenmelidir. Transfer sezonunda  yapılacak takviyeler ile birlikte de, Bjelica’nın Trabzonspor’a oynatmak istediği gerçek oyununu izleyebileceğimizi düşünüyorum. Yoksa, Bjelica değil, dünyanın en iyi hocaları bile şu an bu takımın başına gelse, bu takımın ruhuna işletilmiş olan yana ve geriye pas hastalığından kurtarması mümkün değil.

Maçın hakemi, 27. dakikada penaltıyı verdi. Diyecek bir şey yok. Larsen’e kırmızı kart gösterdi. Diyecek bir şey yok ama Hakan’a  neden kırmızı kart çıkmadı anlaşılır gibi değil. Hadi hakem göremedi. Var neden uyarmadı? Pozisyonda Hakan ayağını bilerek Larsen’in kafasına indiriyor. Zaten tekrar tekrar izlendiğinde, Hakan’ın pozisyondan sonraki tedirginliği gözlerden kaçmıyor. Bu pozisyonun bir benzerinde, Avrupa maçında Gomez düşerken, rakibin kafasına ayağı geldiği için Var’ın uyarısı ile kırmızı kart görmüştü. Avrupa’da öyle, biz de böyle…