Rakibi Göztepe ile sahasında oynadığı son üç karşılaşmayı kazanamayan Trabzonspor’da; Ekuban, Abdülkadir Ömür, Onazi, Obi mikel ve Abdulkadir Parmak'ın sakatlıklarının üstüne Sörloth ile çok iyi bir ikili olan Sturriddge’in de eklenmesiyle kadro kurmakta iyice zorlanan Ünal Karaman maça, savunmada Majid Hosseini yerine Fernandes, orta sahada ise Sturridge ve Abdulkadir Parmak'ın yokluğunda Ahmet Cambaz-Doğan Erdoğan ile başladı.  
 

*****

Ünal Karaman, sezon başında Werder Bremen II'den transfer edilen ve son iki lig maçında oyuna sonradan dahil ettiği Ahmet Canbaz’a ilk kez 11'de şans verdi. Topsuz oyunda sürekli pas isteyen, daha sonra yanlış pozisyonda ve yanlış zamanda atılan topları değerlendirmekte zorlanan Canbaz'a, henüz ilk maçında; Sosa'nın gözetiminden uzak bir şekilde yalnız bırakılarak büyük bir sorumluluk yüklenmesi genç oyuncudan alınacak olan verimi azalttı.
 

*****

Ani gelişen Göztepe atağına destek veren ve sağ tarafta topla buluşan Gassama ceza sahasına kavisli bir orta yolladı. Kale sahasında uygun durumda bulunan Jerome düzgün bir tek vuruşla Uğurcan'ı mağlup etti ve takımını öne geçirdi. Golde; Hüseyin Türkmen'in zamanlama hatası yaparak yerini kaçırması ve kademeye girmekte geç kalan-oyunun hücum yönünde olan ama savunma yönünde sürekli kademe hataları yapan Pereira'nın hatası büyüktü.

*****

Hakem Fırat Aydınus’un, Trabzonspor’un net penaltısını VAR'a bile gitmesine rağmen vermemesi, akıllara; geçen sene Türk Telekom’da oynanan ve şampiyonluğun Trabzonspor’dan alınarak Galatasaray’a verilen maçı getirdi. Golü atan oyuncu Jerome’nin Sosa’ya yaptığı kırmızı kartlık hareketten sonra atılmayarak sarı kartla cezalandırılması ve VAR odasının bu pozisyonda hakemi uyarmaması da akılları karıştırdı.

*****

Karşılaşmanın 2. yarısına etkili başlayan Trabzonspor, sol kanattan Nwakaeme'nin Avdijaj ile yakın oynaması sayesinde gol pozisyonları üretti ama kaleci Beto'nun kritik pozisyonlarda yaptığı kurtarışlarla resmen kaleye ‘beton’ ördü. Beto, takımının galibiyetinde büyük rol oynadı. 
 

*****

Konuk ekip Göztepe ilk yarıda attığı golün üstüne yatarak ikinci yarıda "Çanakkale geçilmez" taktiği ile kontra ataktan (bulursam) maçı almaya çalıştı. Ünal Karaman, elinde kalan futbolculardan oyuna soktuğu Avdijaj ve Kamil Ahmet ile bütün riskleri aldı. Fakat Avdijaj'ın, kaçırdığı yüzde yüzlük gol pozisyonundan sonra sürekli Nwakaeme'nin kanadına saklanması yüzünden Karaman; Kosovalının yerine Koray Kılınç'ı oyuna aldı.
 

Ünal Hoca'nın Yusuf Sarı’ya AEK Atina maçındaki yaptığı gibi Avdijaj'ı hem oyuna alması hem de oyundan yedek kulübesine göndermesi teknik direktörlük hatası olarak algılanabileceği üzere; temennim, kendisinden çok şey beklenen Avdijaj tarafından çoğu oyuncunun psikolojisini kötü etkileyen bu değişiklik; Yusuf Sarı'da da olduğu gibi oyuncunun gelişim göstermesi ve sorumsuzluğundan sıyrılıp daha fazla inisiyatif alması gerektiğini anlatan Ünal Karaman tarzı bir uyarı olarak algılanabilir.

*****

Ünal Karaman'ın bu maç özelinde ki taktik yanlışlarına da değinmeden geçemeyeceğim. Pas oyunu oynayan bir takımda özellikle golü yedikten sonra rakibin kapanacağı, mücadelenin set oyununa dönüşeceği belli olan maçta topu doğru kullanmak adına Ahmet Canbaz'ı oyundan almak yerine Doğan Erdoğan'ı 6 numaraya çekip Sosa-Ahmet Canbaz orta sahası ile pas oyunuyla Trabzonspor’un atak etkinliğini arttırılması gerekirken bu yüzden doldur boşaltlara döndük. 


Doğan Erdoğan'ın yerine alınan Kamil Ahmet çok hızlı bir oyuncu olmasına rağmen bu etkinliğini sadece kanatlarda kullanabildiğini Ünal Hoca neden göremiyor? Orta sahada hem çok top ezdi bir o kadar da top kaptırdı. Maçın ilk yarısında Ahmet Canbaz, topsuz oyunda izlediğim kadarıyla doğru yerlere deplase olmasına ve pas istemesine rağmen doğru zamanda topla buluşamadığı için etkili olamadı çünkü onu doğru zamanda topla buluşturacak oyuncu olan Sosa yanında değildi. Bunu sürekli geri ve yana pas yapan Doğan Erdoğan’dan beklemek de hataydı. 
 

Ünal Hocam mevkisi belli olan oyuncuları yokluktan dolayı başka bölgelere devşirerek o oyuncudan mucize yaratmasını bekleme yanlışından artık vazgeçmeli, gerekirse oyun şablonunu değiştirmeli ve kadro yapısına göre bir taktik anlayışla takımını sahaya sürmeli.
 

*****
 

Bu sonucun ardından hafta içinde Tamer Tuna ile yollarını ayıran Göztepe 2 maçlık yenilgi serisini noktaladı ve 12 puana yükseldi. Evinde 9 maç sonra yenilgi alan Trabzonspor ise 16 puanda kaldı. Öte yandan Bordo-Mavililer 21 maç sonra rakip ağları sarsamadı.
 

*****

Kabul edelim ki oynanan bu mücadelede ikinci yarıda çok istekli ve arzulu bir Trabzonspor vardı golü atmak için her şeyi denediler ama kendi sahasında böyle amatör goller yiyen bir takımın şampiyonluk hayalleri kurması bir hayli düşündürücü... Eğer Trabzonspor gol yemeseydi bu maçı farklı kazanabilirdi.
 

*****

Öyle görülüyor ki sakatlıklardan dolayı takımda oluşan eksiklilerin ardından kalan futbolcular maç kazanmak için yeterli değil. Devre arasında; sol bek ve sağ bek alternatifli bir transfer planının yanı sıra sakatlıkların geri dönmesi ile Trabzonspor, arzuladığı futbol anlayışına ve eski gücüne kavuşacaktır. Önemli olan bu zor süreci en az puan kaybıyla atlatmak ve bunda da Ünal Hoca'ya büyük görev düşüyor. 


Bence bu zorlu süreçte; yapılan hataları eleştirmekle beraber takımımıza sahip çıkmaktan başka çaremiz yok. 

Selam ve Saygılarımla...