Tansel Kolcu yazdı.

Geçen hafta, Karagümrük deplasmanında alınan 4-1’lik mağlubiyet ile Fenerbahçe maçında yakalanan havayı kaybeden Trabzonspor, evinde ağırladığı Giresunspor’u yenerek, taraftarlarının moralini biraz olsun düzeltmek amacıyla başladığı oyunu galibiyetle kapatarak, tepki olarak tribüne ilgi göstermeyen taraftarlarından da bir anlamda özür dilemiş oldu.

Oyuna, yine bol pas yaparak başlayan Trabzonspor, oyun ve istatistiklerde üstün olmasına rağmen pozisyon bulmakta zorlanırken, imdada, 30. dakikada Bajic yetişti. Bu dakikada, ceza sahasına ortalanan topun, Bajic’in sırtına çarpıp ağlarla buluşması ile Trabzonspor 1-0 öne geçerken, ilk yarı da bu skorla sona ermiş oldu.

Maçın ikinci yarısına aynı kadro ile çıkan Trabzonspor, oyunu rahatlatan 2. gole ise 69. dakikada ulaştı. Bu dakikada, yine ceza sahasına yapılan ortada, Trezeguet’in kafa vuruşunda, kaleciden dönen topu çok sert bir vuruşla tamamlayan Gomez, attığı gol ile takımını 2-0 öne geçirirken, 74. dakikada, oyuna yeni giren Djaniny’in pasında, yine oyuna yeni giren Doğucan’ın  şutu ile skor 3-0 olurken, maçta bu skorla sona ermiş oldu.

Bartra’nın yokluğunda, bugün  Stoper oynayan Gbamin mükemmel oynarken, Abdülkadir de orta sahadaki dinamizmi ile oyuna adeta damgasını vurmuş oldu. İkinci yarı oyundan çıkana kadar çok etkisiz bir görüntü veren Bardhi’nin yerine oyuna giren Naci ise, oynadığı oyunla, Abdullah Hoca’ya adeta “Kadrodaysam ben oynarım.” der gibiydi. Gerçekten de bugün oynadıkları oyundan sonra Abdülkadir ve Naci gibi çabuk, yaratıcı ve zeki oyuncuların mutlaka bir arada oynaması gerektiğine inanıyorum.

Trabzonspor’un bugün oynadığı oyunu, 2 bölüm olarak ele alabiliriz.  2. gole kadar olan bölüm ve sonrası. İkinci gole kadar olan Trabzonspor, Karagümrük maçının devamı gibiyken, 2. golden sonra seyrettiğimiz Trabzonspor’un ise Fenerbahçe maçındaki görüntüyü sergilediğini söyleyebiliriz.

Karagümrük maçından ders alınmamış gibi bol pas yaparak istatistik geliştirmeye devam edilmesinden, sanırım futbolcular gibi taraftarlar da sıkılmış olacak ki, maça ilgi hayli azdı. Taraftarlar, verdikleri bu ince ve bilinçli mesajla, adeta pas oyunundan artık sıkıldıklarını ilan eder gibiydiler.

Abdullah Hoca, maç sonu konuşmasında; “Futbolcular çabuk sonuca gitmek istedikleri için istediğimiz oyunu 2. gole kadar  gösteremedik.” dedi. Sayın Hocam; Futbolcular, tabii ki çabuk sonuca gitmek isterler ama sizin  yana ve geriye pas oyununuzdan dolayı pozisyon fakirliği çekiyor olabilirler mi? Zaten bu yüzden geçen sezondan bu yana maçların büyük bir bölümü boşa geçmiyor mu? Bunu Cornelius da dile getirmedi mi? Bajic kendi kalesine gol atmasa, belki de oyunun senaryosu tamamen değişecek ve siz, belki de bugün başka açıklamalar yapıyor olacaktınız! Bırakın artık takımı baskılamayı. Futbolcular da, taraftarlar da bu inadınızdan ve oyun sisteminizden sıkıldı artık…