Tansel Kolcu yazdı
Süper Ligin 24. haftasında, deplasmanda Beşiktaş ile karşılaşan Trabzonspor, üst sıralar için yarıştığı rakibini yakalamak ve diğer yandan, bu sezon deplasmanlarda yaşadığı şanssızlığı kırıp ilk deplasman galibiyetini almak için sahada mücadeleye başlarken, Beşiktaş’ın ilk 5 dakikadaki baskısını göğüsleyip oyunda dengeyi sağladıktan sonra 17. dakikada, Banza ile golü de bulunca, oyun tam da istediği gibi seyretmeye başladı. Beşiktaş’a oyun kurma ve baskı yapma şansı tanımayan Trabzonspor, ilk yarı sonunda 1-0 skor avantajı ile soyunma odasına gitti. İkinci yarıya, skorun verdiği avantajla daha rahat olması gereken Trabzonspor, Beşiktaş’ın baskısını kıramayınca ve rahat pas alışverişi yaptırılmayacak rakibin en etkili oyuncusu Rafa Silva’yı boş bırakınca, 53. dakikada bu oyuncunun attığı gol ile maç 1-1 oldu. Gol sonrası da baskıya devam eden Beşiktaş, Şenol Hoca’nın oyuna müdahale edeceği dakikada gelişen bir atakta, Batagov’un kendi kalesine attığı gol ile 2-1 öne geçti ve bundan sonraki dakikalar, karşılıklı ataklar ve büyük bir mücadeleye sahne olurken, başka gol olmayınca, Trabzonspor maçtan 2-1 mağlup olarak ayrıldı ve bu sezon, adeta fobiye dönüşen deplasmanda maç kazanamama şanssızlığını devam ettirmiş oldu.
Öncelikle, Trabzonspor gibi bir takımın, deplasmanda öne geçtikten ve hele hele ilk yarıyı da galibiyetle kapattıktan sonra maçı vermesinin, kabul edilebilir bir tarafı yok. Şenol Hoca’nın ısrarla oynattığı ve bir gün iyi oynamasını beklediği bazı futbolcularda ısrar etmesi, maalesef takıma zarar veriyor. Bu konuda Şenol Hoca’ya ve yönetime bir kaç sorum olacak; Fenerbahçe’nin keşfedemediği cevheri ortaya çıkartmak için ısrar ettiğimiz Ozan’a, ısrarla verilen şansı, Avrupa’da son 16’ya kalan U19 takımımızın bir futbolcusuna tanıyamaz mıyız? Geçen hafta gol atıp takımına 3 puan kazandırmasına rağmen önümüzdeki sezon, şampiyonluğa oynayacak takımda Lundstram’ın yer alabileceğini düşünüyor musunuz? Düşünmüyorsanız, seneye takımda düşünülen futbolculara şans tanınması daha anlamlı ve yararlı olmaz mı? Bugün yaptığı asistin dışında oyuna hiç bir katkı sunmayan Visca’nın şampiyonluğa oynayacak kadroda oynayabileceğine inanıyor musunuz? 35 yaşında ve eski formundan uzak bir futbolcuyla 2 yıl daha sözleşme uzatmanın izahı nedir? Velhasıl, Juventus maçında seyrettiğimiz U19 takımının hangi oyuncusu bu takımda sırıtır? Bu sezon şampiyon olamayacağımıza ve üst sıralarda yer alıp Avrupa şansımızın da az olduğu düşünülürse, ligde U19 takımının oyuncularına, az da olsa mutlaka süre verilmesi gerektiğine inanıyorum. En azından bu oyuncular 18 yaşında, futbola ve başarıya açlar. 30 yaşında ve bir gün saklı cevheri ortaya çıkacak diye beklediğimiz Ozan kadar şansı hak ediyorlar diye düşünüyorum…