Süper Lig’in 15. haftasında, evinde Galatasaray’ı konuk eden Trabzonspor, pozisyonlar yakaladığı ama gole çeviremediği ilk yarının son dakikasında, Arda’nın golüne engel olamayınca, soyunma odasına 1-0 mağlup gitmek zorunda kaldı. Kadrosu zaten kısıtlı olan Trabzonspor’un en etkili elemanı Ekuban’ın, maç öncesi son kontrollerinde, sakatlığının devam ettiği gözlenince, yerine, sağ kanatta Yusuf yer aldı ama Yusuf, sahada kaldığı  süre boyunca oynadığı etkisiz oyunla, Ekuban’ın yerini dolduramadı diyebiliriz. İlk yarı genelinde yediği gole kadar pozisyon vermeyen ve ikinci yarı için daha da üretken bir oyun beklediğimiz Trabzonspor, ilk yarının son dakikasında yediği gol ile moral olarak düşüş yaşamış olacak ki, bu sorun, haliyle ikinci yarıya da yansıdı ve ilk yarıda gördüğümüz Trabzonspor gitti, adeta yine ligin ilk haftalarındaki Trabzonspor geri gelmiş oldu. Trabzonspor’un, mental olarak oyundan düşmesini iyi değerlendiren Galatasaray, 55. dakikada, Oğulcan’ın ayağından kazandığı gol ile karşılaşmada 2-0 öne geçti ve maç da bu sonuçla sona erdi. Trabzonspor, bu sonuçla, Abdullah Avcı yönetiminde ligdeki ilk yenilgisini alırken, yine ilk defa  bir maçta, kalesinde 2 gol görmüş oldu. Abdullah Hoca, Afobe-Yusuf değişikliğini yapmak için 67. dakikaya kadar sabretmeyip, devre arasında bu değişikliği yapsaydı, acaba ikinci yarı nasıl bir oyun olurdu diye düşünmeden edemiyoruz. Abdullah Hoca’nın göreve gelmesinden sonra, bugüne kadar oynanan 6 maçta alınan 4 galibiyet ve 2 beraberlik, Abdullah Hoca’nın hanesine artı yazar. Bugün oynanan maçta alınan mağlubiyet ise yönetime eksi yazar. Zira, ilk defa bu maçta, kadro eksikliği bariz bir şekilde ortaya çıkmış oldu. 2 sene boyunca tüm istanbul takımlarına, içerde dışarda kök söktüren Trabzonspor, bu sene, istanbul takımları ile oynadığı tüm maçlarda, maalesef mağlup oldu. Tabii ki, bu maçta alınan mağlubiyetin en büyük mimarı, takımı yanlış transferler ile dolduranlardır. Ara transfere sadece 5 maç kaldı. Bu kadronun, mutlaka takviye edilmesi lazım ama tescilli menajerler ve mümkünse sizinle  değil. Trabzonspor, bonservisine 1.300.000 Euro, kendisine de, yıllığı 1.000.000 Euro’dan 3 yıllık garanti ücretle sözleşme yapılan futbolcuyu, daha ligin ilk yarısı bitmeden, yetersiz diye kadro dışı bırakacak kadar zengin ve sorumsuzca yönetilecek bir kulüp değildir.  Trabzonspor’u doğru yönetecek yönetimler, her zaman, mutlaka bulunur… Kimse vazgeçilmez değildir…Yapamıyorsanız gidersiniz…

Maçın hakemine ve Var Hakemine gelirsek; Edgar’ın eline çarpan top, bence penaltıydı ama Galatasaray önde olduğu için, yine eyyam yaptılar diyebiliriz. Kardeşim; aleyhimize 10 defa da penaltı olsa, çalın ama bize yapılanı da çalın. Bizim sizden istediğimiz çok basit. Sadece “Adalet…”  Maçın hakemi, geçen yıl şampiyonluk yolunda bize çelme takan hakemlerin başında geliyordu. Galatasaray bu hakemle, bundan önce 14 maç yapmış ve ne ilginçtir ki, hiç yenilmemiş.  Bugün oynanan maçla beraber, bu sayı 15 oldu. Böyle bir istatistik, bir daha zor yakalanır sanırım!. Hakemin bu maçta, Trabzonspor’un mağlubiyetinde etkisi olmasa da, böyle istatistiği olan bir hakemi bu maça vermek, acaba ne kadar doğru? Trabzonspor’un 14 maç kaybetmediği bir hakemi, bu maça verebilirler miydi acaba? Biz, adalet derken, sadece saha içini değil, saha dışını da kastediyoruz…