Tansel Kolcu yazdı.

Trendyol Süper Ligin 2. haftasında, deplasmanda Galatasaray ile karşılaşan Trabzonspor, 23. ve maçın 3. uzatma dakikalarında, Icardi’nin attığı gollere engel olamayınca, maçtan 2-0 mağlup ayrılarak, ligdeki ilk mağlubiyetini almış oldu.

Geçen sezon şampiyon olan kadrosunu korumasının yanında, üst düzey isimlerle yaptığı takviyelerle kağıt üzerinde favori gösterilen Galatasaray ile, geçen sezon yaşanılan travmanın yüklerinden bir türlü kurtulamayan ve dolayısıyla yerlerine transfer yapmakta gecikip, ideal kadrosunu oluşturmaktan uzak bir görüntü sergileyen Trabzonspor’un karşılaşmasında, kağıt üzerinde favori gösterilen ve bu nedenle psikolojik üstünlüğü elinde bulunduran Galatasaray, elde ettiği bu üstünlüğü sahaya yansıtmayı da başarınca, maçtan rahat bir galibiyet ile ayrılmayı bilmiş oldu.

Böylesine zorluk derecesi yüksek olan maçlarda, en dikkat edilmesi gereken husus, bireysel hatalardır. Bireysel hataların olmadığı veya minimumda kaldığı bu tür maçlarda, başarı kendiliğinden gelir. Bu tür bireysel hatalar, üstüne üstlük bir de defanstan top çıkarırken yapılırsa, Galatasaray gibi kaliteli ayaklara sahip bir takım da cezayı hemen kesiverir. Geçen sezondan bu yana ısrarla yanlış yerde oynatılan Bakasetas, bir de bu bölgede gereksiz işler yapmaya kalkınca, haliyle  bunun faturasını da takımı ağır ödemiş oldu.

İlk gole kadar atak üstünlüğünü elinde bulundursa da net pozisyona girmekte zorlanan Galatasaray, yapılan bu basit hata sonucu öne geçince, haliyle, taraftarının da desteğiyle, daha çok pozisyon bulmakta zorlanmadı diyebiliriz. Trabzonspor ise yenilen gol sonrası, bildiğimiz gibi. Oyunu çevirebilecek kadro kalitesi maalesef daha oluşturulamamış ve bu gidişle de oluşturulması zor görünüyor. Daha önce defalarca kanatta denenen ve verim alınamayan Abdülkadir ile yine defalarca 6 numara denemesi yapılan ve beli dönmediğinden, top kayıplarına neden olan Bakasetas’a, bir de neden bu kadar ısrar edildiğini bilmediğimiz Bardhi eklenince, haliyle Galatasaray’a karşı, hem de deplasmanda, olumlu bir sonuç almak mucizelere ve şansa bağlanmıştı diyebiliriz ama iki yeni transferi, daha hazırlık maçlarında çapraz bağ sakatlığı yaşayan bir takım için şans faktörünün yanında olması da zaten beklenemezdi.

Maçın ilk yarısında, 12 faul yapan Galatasaraylı futbolculara hiç sarı kart göstermemesinin ve dolayısıyla, sertliğe prim vermesinin dışında, hatasıza yakın bir maç yöneten maçın hakeminin, Okan Buruk tarafından eleştirilmesine şaşırmadık diyebiliriz. Her pozisyona itiraz eden bir profilin, kendi taraftarlarına bile artık antipatik geldiği gerçeği, maalesef günden güne daha belirgin hale gelmekte…