Süper Lig Cemil Usta Sezonunun bitişiyle birlikte toplanan Kulüpler Birliği, oybirliği ile aldığı kararla, bu sezon küme düşmenin uygulanmamasını TFF'den talep etti. Kulüpler Birliği, pandemi arasında da aynı istekle TFF'ye başvurmuş ama kümede kalma savaşı veren takımların maç sonuçlarını olumsuz etkileyebileceği gerekçesiyle, bazı kulüplerin karşı çıkması sonucu,  reddedilmesi kararı alınmıştı. “Özerk” TFF, kendisine kulüpler birliği tarafından ikinci kez getirilen bu talebi, bugün Spor Bakanının başkanlığında toplanıp değerlendirdi ve aldığı kararla, tüm liglerde küme düşmenin kaldırıldığını açıkladı. Pandemi sürecinde, bu yıl şampiyon olmasına karar verilen takımın lider  konumda  olmaması ve Bein Sports'un zararı  nedeniyle, ama “görünürde” adalet gerekçesiyle devam ettirilen ligin sonunda küme düşen  takımlar, “adalet” kavramına sığınılarak ligde  tutulmuşlardır. Bu talebin, daha önce reddedilmesine rağmen tekrar gündeme getirilip kabul edilmesi, akıllarda soru işaretleri yaratmaktadır. Pandemi sürecinden sonra oynanan sekiz  maçın beşini, küme düşme hattında olan takımlarla oynayan Başakşehir ve Trabzonspor'un maçlarını hepimiz seyrettik. Bu takımların, Başakşehir ve Trabzonspor maçlarındaki farklı performansları, bugün verilen küme düşmenin kaldırılması kararından sonra, ligi şaibeli hale getirmiş ve pandemi sürecinde ligin devam etmesinin tek amacının, Trabzonspor'un şampiyonluğunun engellenmesi olduğu tescil edilmiştir. “Başka bir takımın kaptanının arkasında sahaya çıkmam, ben Trabzonspor kaptanıyım.” diyerek futbolu erken yaşta bırakan ve gösterdiği bu duruş nedeniyle Trabzonspor tarihine geçip, taraftarların gönlünde silinmez yer eden Cemil Usta'nın ismi, keşke bu kirli sezona verilmeseydi. Keşke, alınan bu kararlara karşı çıkmayarak, Cemil Usta'nın adının verildiği sezonun kirletilmesine izin veren Trabzonspor'u yönetenler, Cemil Usta kadar dik durabilselerdi...

                                                                    ******

        Trabzonspor, geçen sezon yaptığı ve çok büyük bir izlenme oranına ulaşıp, büyük beğeni kazanan forma tanıtım filmine, dün bir yenisini daha ekledi. Trabzonspor sevdalısı “Hicran” kızımızı konu alan ve forma tanıtımının yanında, farkındalık yaratma adına, sosyal sorumluluk görevinin de yerine getirildiği bu filmde, emeği geçen tüm görevlileri içtenlikle kutluyorum. Keşke, Trabzonspor'un ekonomisi bugüne kadar doğru yönetilmiş ve bugün  siyasete mahkum olmamış olabilseydi. Belki de sevgili Hicran'ın, yeni sezon formasına kavuşurken yaşadığı sevinci, arzuladığı şampiyonluğun “Hicran” olmasıyla gölgelenmeyecekti!

                                                                     ******

            Maça gelirsek, Ziraat Türkiye Kupası finalinde, Alanyaspor'u, Abdülkadir Ömür ve Sörloth'un attıkları gollerle 2-0  yenen Trabzonspor, kupanın sahibi oldu. Şimdi sırada, futbolu yöneten iradenin Trabzonspor'a göndereceği hoca ve transfer ettireceği oyuncularla birlikte, önümüzdeki sezon yönetimin yine dile getireceği yeni bir kuşatma var. Halbuki asıl kuşatmanın, Trabzonspor ve Türk futbolunun etrafında olduğunu onlar da biliyor. Bu kuşatma kalkmadığı müddetçe de, oyunun sonu zaten belli... Taraftara şampiyonluk hedefiyle yaşatacağınız yeni bir “Hicran”...