Bocutoğlu “Azerbaycan Rusya’yı ikna etmiş, Türkiye’nin tam desteğini almış en doğru zamanda hamle yapmıştır. Gelinen süreçte Rusya Ermenistan’ı Azerbaycan’a dövdürerek terbiye etmektedir” dedi.

Bocutoğlu açıklamasına şu cümlelerle devam etti. “Azerbaycan Karabağ konusunda haklı olmasına rağmen bu bölgeyi alıp elinde tutabileceği askeri ve teknolojik kapasiteye sahip olamaması nedeniyle bugüne kadar hep susmuştur. Ama anlıyoruz ki Azerbaycan uluslararası alanda İran’ın içinde bulunduğu durumu da dikkate alarak, özellikle İran-İsrail uyuşmazlığını da dikkate alarak,  uluslararası seviyede güçlü diplomatik destekler temin etmiştir. Rusya ile yürütmüş olduğu ikili münasebetlerde Rusya’yı geniş ölçekte ikna etmiş. Türkiye’den özellikle hava savunması ve insansız hava  araçları konusunda destek almıştır. Kendini güçlü hissettiği anda Ermenistan’ın saldırılarına maruz kalmış ve bu kapsamlı operasyonu başlatmıştır.

RUSYA’NIN SAVUNMASI OLMASA, ERMENİSTAN’NIN VARLIĞI TÜRKİYE VE AZERBAYCAN’IN MERHAMETİNE KALIR

Azerbaycan’ın müdahalesinin önemli sebeplerinden birisinin altını çizmek istiyorum. Bu Ermenistan’ın özel konumuyla ilgilidir. Ermenistan öyle bir ülkedir ki dış politikasında çok başlıdır. Mesela kendisini Avrupa ve ABD’nin bulunduğu alanda görür. Yani geleceğini demokratik, liberal, batıcı bir yerde görür. Halbuki bulunduğu yer itibariyle savunmasını bu ülkelerin gerçekleştirmesi mümkün değildir. Rusya’nın savunması olmaksızın Ermenistan orada yaşayamaz, varlığını sürdüremez. Tamamen varlığı Türkiye ve Azerbaycan’ın merhametine kalır. Dolayısıyla Ermenistan’ı yönetenler biliyorlar ki savunma bakımından Rusya’ya bağlıdırlar, halbuki milli değerleri açısından mensup oldukları yer Avrupa ile ABD’dir.Avrupa ve ABD de bir dizi renkli devrimler yapmak suretiyle Sovyet toprakları içerisinde etkinlik kazanmıştır. Mesela Ukrayna bir renkli devrim yapmıştır Rus etkisinden çıkarak NATO etkisine girmiştir, ABD ve Avrupa etkisine girmiştir. Gürcistan bir başka devrimle yine ABD ve Avrupa’nın tarafında kendini hizalamıştır ve söz dinlememektedir.Aynı şekilde bir renkli devrimde Ermenistan’da meydana gelmiştir.Aynı hadisler Ermenistan içinde geçerli hale gelmiştir. Gelinen süreçte Rusya Ermenistan’ı Azerbaycan’a dövdürerek terbiye etmektedir. Yani ona sen kendi çapında devrim yaptın, Rusya’ya yakın olan Ermenileri oradan indirdin, uluslar arası konjonktür gereği kendini batıda konuşlandırdın, buyur gel Karabağı kendi başına savun bakalım, savunabiliyorsan demek istemiştir. Ermenistan ise buna karşılık savunma ve işbirliği konseyindeki hakları nedeniyle Rusya’nın kendisine yardım etmesini istemektedir. Halbuki Rusya’da Azeriler sizlere saldırmıyor ki, kendi yasal toprakları içerisindeki bir bölgeyi ele geçirmeye çalışıyor, bu nedenle size yardım etmemizi gerektiren bir durum ortada yok diyor. Asılda bütün bunları yapmaktaki kastı Ermenistan yönetiminin  burnunu sürtmektir. Ermeni yönetiminin başında çok yeteneksiz bir adam var, Rusya ile ilişkilerini düzgün yönetemiyor.Buna karşılık Azerbaycan’da da sağlıklı, akıllı bir yönetim var.Bu arada Türkiye’nin Rusya ile geliştirmiş olduğu ikili gelişmeler ve bilhassa kağıt üzerinde kalacağı zannedilen  S400’lerin Sinop’ta aktive edilmesi. NATO’ya, ABD ve Avrupa Birliğine bağımsız bir dış politika gütmede ki kararlılığını Türkiye’nin göstermesi, Güney Kafkasya’da bu süreçte güzel bir atmosfer doğurmaktadır. Bu atmosferde Azerbaycan’ın kendine ait topraklarının kendi kontrolüne geçmesine imkan vermektedir.

ERMENİSTAN’IN BİR NUMARALI DOSTU RUSYA DEĞİL, İRAN’DIR

Ermenistan’ın bir numaralı dostu Rusya olarak görülmektedir, bu doğru değildir. Ermenistan’ın bir numaralı dostu İran İslam Cumhuriyeti’dir. Yahut daha önceki Şahlık yönetimdir veya daha önceki safevi yönetimdir. Dolayısıyla bu savaşın durdurulması için taraflara yardım edelim tezini ciddiye almak kolay değildir. Peki bu hassasiyetinde İran haklımıdır, evet haklıdır. Çünkü bugünkü Azerbaycan Cumhuriyetinde 10 milyon civarında Türk yaşamakta iken, İran’daki Türk nüfusu üç buçuk katıdır. Dolayısıyla güney Kafkasya da Azerbaycan’ın güçlü bir konumda olması, İran’ın içerisindeki Azeri Türkleri dikkate alındığına İran’ı tedirgin etmektedir.

Bugüne kadar İran korkusu ile körfezde bulunan zengin şeyhlikler tamamen ABD ve İsrail yanına geçmiştir. Bulundukları körfez bölgesinde İran yalnızlaşmıştır. Şimdi eğer kuzeyinde güçlü bir Azerbaycan’ın bulunması İran için bir milli güvenlik sorunu teşkil etmektedir. Dolayısıyla bu savaşın bitmesini İran istemeyecektir. Ermenistan’ın sadece Azerbaycan’ın yüzde yirmisini işgal etmesiyle kalmasını istemeyecek, hatta tamamının mümkünse kontrol altında olmasını isteyecektir.

ERMENİ DİASPORASI ERMENİSTAN YÖNETİMİNİ YOLDAN ÇIKARIYOR

Eğer Ermenistan işgal ettiği topraklardan çekilir, Azeri topraklarını Azerbaycan’a iade eder, Nahçıvan’da ki işgal ettiği Kerki bölgesinden çekilir ve Türkiye hakkında bazı haksız suçlamaları var bunlardan vazgeçerse Güney Kafkasya’da Ermenistan  Türkiye’nin, Gürcistan’ın, Azerbaycan’ın bulunduğu coğrafya da bir bütünlük meydana getirebilir. Bu şartlar altında Güney Kafkasya son derece büyük bir ekonomik refah bölgesi olur. Ermenistan içerisinde yaşayan Ermeni halkı, bütün Ermeni milleti içerisinde en fakir ve en anlayışlı olanlarıdır.En kolay iletişim onlarla kurulabilir.Şu anda Türkiye’de kuyumculuk sektöründe yüz bin Ermeni vatandaşı çalışmaktadır.Çocukları Türkiye’de okumaktadır.Burada para kazanarak memleketlerine göndermektedirler.Ama ne yazık ki Fransa’daki, ABD’deki, Beyrut’taki ve ne yazık ki Moskova’daki Ermeni diasporası Ermenistan’daki yöneticileri yolundan çıkarmaktadır.Bugün Ermenistan üç buçuk milyon nüfusunun olduğunu söylüyor.Gerçekten Ermenistan’a gidin bir buçuk milyon kişi yoktur orada.Hepsi oraları terk etmiştir. Geçinecek yerleri yoktur. Belçika Afrika’dan getirdiği ham elmasları uçakla Ermenistan’a gönderiyor. Ermeniler kuyum sektöründe mahir oldukları için orada işleyerek Belçika’ya gönderiyorlar.Sadece gelirleri buradandır. Birde dışarıda çalışan işçilerin gönderdiği paralarla geçiniyorlar. Bunların savaşacak kabiliyetleri de yok. Ermenistan’ı orada dik tutan Rus birlikleridir. Ama şu anda Rusya izah ettiğim gibi Ermenistan’ın güttüğü mevcut politikayı da desteklememektedir.

Azerbaycan kendine ait olan toprakları alacaktır. Ermenistan müreffeh bir Ermenistan yaratmak istiyorsa Kafkasya’daki komşuları ile iyi geçinmeyi, saldırgan politikalar gütmemeyi ve bilhassa Türkiye ile hasım olmamayı, Türkiye ile arayı düzeltmek için gerekli Azerbaycan onayını almayı becermelidir. O takdirde Ermenistan’da Kafkasya’nın son derece müreffeh ve zengin bir üyesi olabilir.