Süper Ligin 23. haftasında, deplasmanda Rizespor ile karşılaşan Trabzonspor, geçen hafta evinde yaşadığı ağır yenilgiyi telafi etmek hedefiyle çıktığı maçta, yine istenilen oyunu sahaya yansıtamayınca, sahadan bir kez daha puansız ayrılmak zorunda kaldı.

Trabzonspor, maçın ilk çeyreğinde istekli görünse de, dakikalar ilerledikçe, Rizespor maça ağırlığını koyarak oyunun kontrolünü tamamen eline aldı. Rizespor’un, Trabzonspor kalesinde yarattıkları tehlikeli ataklarda, Uğurcan başarılı kurtarışlar yaparken, ilk yarı da 0-0 sona erdi. İkinci yarıda da daha çok isteyen, daha çok organize ataklar geliştiren Rizespor, 78. dakikada,  Varesanovic’in attığı gol ile karşılaşmadan 1-0 galip ayrılmayı bildi.

Sayın Abdullah Avcı, maç sonu yaptığı açıklamasında; “Tabelaya baktığımızda üçüncüyüz ve üçüncülükte iddialıyız. Daha önümüzde çok maç var.” diyerek taraftarlardan, bundan sonraki maçlar için destek istedi. Sayın Hocam; Son 3 maçta 1 puan almışsınız. Halen üçüncülükte bulunmanız, bu 1 puan kazanma başarısından mı? Yoksa takipçilerinizin beklenmeyen puan kayıplarından mı? Tabelaya baktığımızda, haklısınız Trabzonspor 3. ama  futbol olarak karşılaştırdığımızda, ligin son sırasındaki İstanbulspor bile Trabzonspor’dan daha dirençli ve organize futbol oynuyor. Puan ortalamanızın yüksek oluşu ile övünüyorsunuz ama son 3 maç baz alınırsa, puan ortalamanız “0.33”.  Hocam; Her konuşmanızda, tabeladan bahsediyorsunuz ama üzülerek söylemek zorundayım, bu futbol anlayışında inatla ısrar etmeniz halinde, elinizdeki tek argümanınız olan “tabela’yı” da maalesef kaybedeceksiniz. Yanınızda bulunan yardımcılarınız, bu etkisiz oyun konusunda nasıl sizi uyarmıyor veya uyaramıyor, anlamakta zorluk çekiyorum ama daha önceki yıllarda  yardımcınız olarak görev alan Okan Buruk ve Recep Uçar gibi hocaların, bugün takımlarına oynattıkları etkili futbolu  görünce, onlara da hak vermiyor değilim. Zira, sizin yanınızda en kötü futbola şahit olup tecrübe kazandıktan sonra onların da yarınlarda çalıştıracakları takımlarda etkili futbol oynatacaklarına artık eminim. 

Sayın Hocam; Maçın son bölümlerinde, sakatlık nedeniyle stoper değişikliğine gittiğinizi söylediniz. Trabzonspor’un gole ihtiyacı olan bu bölümde, yanınızda bulunan Poyraz ile çift forvete dönmeyi neden düşünmediniz? Eğer Poyraz’In yetersiz olduğunu düşünüyorsanız, neden kadroya aldınız? Konuşmanızda “Orsic için Trabzonspor ciddi bir yatırım yaptı. Onun dönmesini bekliyoruz.” dediniz. Sayın Hocam; Orsic için 2.4 Milyon Euro bonservis ücreti ödendi. Peki, Trabzonspor yönetiminin 2.3 Milyon Euro bonservis ücreti ödeyerek aldığı Umut Güneş’i niye oyuna almadınız? Bu ciddi bir yatırım değil mi? Bu subliminal mesajınız yönetime mi? 

Sayın Hocam; Geçen sezon Alanyaspor’a 5-0 yenildiğimiz maç sonrası, “Hastalıklı ve geçici olmayan bir durum var gibi duruyor, Bu süreç hem benim hem de Trabzonspor’un alışık olmadığı bir süreç.” derken, geçen hafta sahamızda Galatasaray’a 5-1 yenildiğimiz maç sonrası “Şık olmayan bir mağlubiyet” açıklamasında bulundunuz. Bu süreç içerisinde “alışık” olmadığımız mağlubiyetlerden “şık” olmayan mağlubiyetlere evrildik maalesef. Bugün yaşanan mağlubiyet sonrası yine tabelayı işaret etmeniz, bence hiç şık olmadı Sayın Hocam. Biz bu masallara alışık değiliz…