Geçen hafta evinde, Alanyaspor’a mağlup olan Trabzonspor, bu mağlubiyeti telafi etmek amacıyla gittiği Erzurum deplasmanında da galibiyeti getirecek bir oyun ortaya koyamayınca, maç başladığı gibi golsüz sona erdi ve sonuçta, bir puanla yetinmek zorunda kaldı. Geçen haftanın tartışılan ismi Serkan’ın yerine Hüseyin’e, kart cezalısı Vitor’un  yerine Hosseini’ye, sakat olan Berat’ın yerine Abdülkadir Parmak’a ve Baker’ın yerine Yunus Mallı’ya görev veren Abdullah Hoca, orta sahada amaçladığı üstünlüğü kuramayınca, yine pozisyonsuz bir ilk yarı daha izlemiş olduk. Maçın ikinci yarısı ile birlikte, Trabzonspor’un ilk yarıda yarattığı izlenimden olsa gerek, daha cesaretli bir şekilde Trabzonspor’un üzerine gelen Erzurumspor, bu yarının mutlak hakimiydi diyebiliriz. Trabzonspor’un bu yarıda Djanini ile yakaladığı mutlak gol pozisyonu haricinde pozisyonu yokken, Erzurumspor, yakaladığı bir çok gol pozisyonunun bazılarında Uğurcan’a, bazılarında ise yeteneklerine takıldılar. Maçın geneline baktığımızda, bugün oynanan oyuna karşılık alınan 1 puan, Trabzonspor için altın değerinde diyebiliriz. Haftalardır süren ve bugün zirve yapan kötü oyun serisinden sonra, zirve ile  arasındaki mesafeyi açan Trabzonspor için, bırakın zirve mücadelesini, bulunduğu sıralamayı bile koruması güç diyebiliriz. Puan sıralamasında Trabzonspor’un ardından gelen Alanyaspor ve Hatayspor’un oynadığı oyun ile Trabzonspor’un oyununu mukayese edersek, zaten  bu sonuca rahatlıkla ulaşabiliriz. Geçen hafta oynanan Alanyaspor maç öncesi konuşmasında Abdullah Hoca, “Alanyaspor, benim de  oynatmak istediğim modern futbol oynuyor ve bu konuda çok başarılılar, biz ise gerekeni  yapıyoruz.” demişti. Açıkcası, gerekeni yapıyoruz derken, kadrodan memnun olmadığını kastederek, maç öncesi, sonucu adeta bize önceden haber veriyordu. Sayın hocam, kadrodan memnun olmayabilirsiniz ama bu kadronun, oynattığınız kısır oyun ile kariyerinizdeki en yüksek ortalamaya ulaşmanızı sağladığı da  bir gerçek. Transfer sezonunda yapacağınız transferler ile oynatmak istediğiniz modern futbolu oynatmanız ise bizim en büyük dileğimiz ama bu konuda şüphelerimiz de yok değil. Bugün maç sonrası konuşmanızda, “Gelecek yılın planlarını yapıyoruz.” deyip, 3 ay sonra takımdan ayrılacak Baker’dan hala medet ummanızı anlamak zor. Trabzonspor ile kıyaslanamayacak kadar zayıf kadrolara sahip Ankaragücü ve Erzurumspor’un yeni hoca değişikliğinden sonra, ligin ikinci yarısında oynadıkları pozitif futbol ve pozisyon zenginliğine, sizinle 4 ay geçmesine rağmen, takımımızda  şahit olamamamızı da anlamak zor. Trabzonspor’un karakterine uygun, agresif ve saldıran bir takım beklentimiz ise sanırım daha da zor. Kısaca, “Zor dostum zor…”