2018-2019 süper lig Lefter Küçükandonyanis sezonunu geride bıraktık. Bütün olumsuzluklara rağmen Trabzonspor açısından camianın beklentilerinin üstünde bir sezon olarak söyleyebiliriz. Alt yapıdan gelen oyuncular, oynanan futbol, taraftar desteği, alınan güzel sonuçlar, maliyeti uygun olmasına rağmen faydalı transferler, takım bütçesinin düşürülmesi ,acil ödemeler için kaynak bulma, takımda birlik beraberliğin sağlanması, kulüp sosyal medyasının güzel çalışmaları, kulüp kurumsal yapısı ve mali yapıdaki disiplinin büyük ölçüde sağlanması olumlu olarak görülmekle beraber; şansızlık olarak, son dakikada kaçan puanlar, direkten dönen rekor sayıdaki top, hakem hataları ve bana göre sezonun Trabzonspor açısından olmaması gereken en önemli üzücü olayı Ümraniye spor a elenmek sezonun ardından akıllarda kalan saha içi olaylar olarak söyleyebiliriz.

Simdi transfer sezonunda sıra. Yıllardır yönetimlerin kendi egolarını tatmin etmek için veya taraftara hoş görünmek için fahiş fiyatlarla alınan oyuncular sayesinde kulüpleri batıran transfer sezonu. Bu süreçte Ağaoğlu ve ekibi imdada yetişti diyebiliriz. Bugünler de gelecek oyuncuların yanı sıra Yusuf ve Abdulkadir Ömür ün satılıp satılmaması gündemi meşgul etmek te. Camia bu konuda adeta ikiye bölünmüş durumda. Şampiyon olabiliriz satmayalım diyenler ile fiyatını bulunca satalım diyenler olarak. Kulübün mali açıdan içinde olduğu durum malum .Bunca ödemeye rağmen borç hala bir milyardan fazla. Bu borcu Agaoğlu’nun dediği gibi ‘domates satarak kapatamayız’. Futbol kulübü olduğumuza göre futbolcu yetiştirip satarak kapatabiliriz. söylediğim, Bu konuda benim önerim Ağaoğlu ve yönetiminin şeffaf davranıp camiayı bilgilendirerek süreci yönetmesi. Yani oyuncuların değerini belirlemesi, satış halinde paranın hangi borca gideceği, kulüp gelirlerine konan ipoteklerden herhangi birinin kalkıp kalkmayacağı gibi konularda şeffaf davranılması. İki oyuncu için benim görüşüm minimum 35 milyon avro ve bir sonraki satıştan yüzde 15- 20 pay camia açısından kabul göreceği yönünde. Asıl mesele satışın gerçekleşmesi durumunda bundan sonraki transfer süreci. Bu oyuncuların yerine alt yapıdan 2 veya daha fazla oyuncu çıkartabilir miyiz? Bunu sürdürülebilir hale getirebilir miyiz? Unutmayalım ki Ağaoğlu kulüp ün nefes alması için 4 -5 yıla ihtiyaç var demişti. Bir i bitti. Kısacası yönetimin belirlemiş olduğu modeli sürdürülebilir hale tam olarak 3-4 yıl içinde oturtabilecek miyiz. Üretip satıp borcu azaltıp yeni ürettiklerimizle zirveye oynayabilecek miyiz. Bütün mesele camianın bunu kabullenebilmesi ve inanıp sahiplenmesi.