2019-2020  süper lig sezonuna, efsane futbolcusu Cemil Usta'nın adının verilmesi ile daha da anlam kazanan  sezonda, şampiyonluğa ulaşmak isteyen Trabzonspor, bu hedefini gerçekleştirmenin ilk adımı olan Kasımpaşa maçına, hafta içinde oynadığı ve mükemmel bir oyun çıkardığı Sparta Prag maçı kadrosunda değişikliğe giderek başladı. Kupa maçında çok iyi oynayan Hüseyin, Hosseini, Ekuban ve Abdülkadir Parmak'ı  bu maçta yedek soyunduran Ünal Hoca, yerlerine İvanildo, Campi, Obi Mikel ve Yusuf Sarı ile oyuna başladı. İlk yarının ilk 20 dakikasında, topa hakim olan Trabzonspor, bu dakikadan sonra orta sahada yeterli direnci gösteremeyince, Kasımpaşa, oyunda dengeyi kurmakta gecikmedi. Oyun karşılıklı ataklar ile devam ederken, 34.dakikada Abdülkadir Ömür'ün pasını değerlendirip ceza sahasına giren Sörloth, yaptığı düzgün vuruşla Trabzonspor'u 1-0 öne geçirdi. Bu golden 6 dakika sonra, Aytaç'ın vuruşunda, top Obi Mikel'e çarpıp Uğurcan'ı yanıltınca, top filelerle buluştu ve bu gol ile ilk yarı 1-1 sona erdi. İkinci yarının ortalarına doğru etkisiz oynayan Obi Mikel ve Yusuf Sarı'yı dışarıya alıp, onların yerine Ekuban ve Abdülkadir Parmak hamlesiyle oyunda yeniden hakimiyeti sağlamak isteyen Ünal Hoca, oyun olarak bunu yapmasına rağmen, bunu sonuca yansıtamayınca, Galatasaray ve Beşiktaş'ın 3'er puan kaybettiği haftada, altın değerinde 2 puan kaybetmiş oldu. Ünal Hocam; 3 gün önce mükemmel oynayan ve maç kazanan  bir takımı neden bozduğunuzu anlamakta güçlük çektiğimi söylemek istiyorum. Prag'da oynanan ilk maçta, Obi Mikel daha hazır olmadığının sinyallerini vermiş ve siz de onu rövanş  maçında  yedek soyundurmuştunuz. Onun yerine oynayan Abdülkadir Parmak ise, o maçta mükemmel bir oyun ortaya koymuştu. Aynı şekilde Ekuban da,  son iki maçta  başarılı bir performans ortaya koymasına rağmen, bu maçta yerini Yusuf Sarı'ya bıraktı... Sizce  rotasyon zamanı mıydı? Zamanı değilmiş ki hatanızdan dönüp ikinci yarının başında bu iki oyuncuyu oyuna aldınız. Hocam, iyi ki bir de kalede rotasyona gitmemişsiniz... Futbolda herkesin bildiği ve doğruluğuna inandığı basit bir kural vardır. Kazanan takım bozulmaz... Oyuna kazanan takımla başlasaydınız, sonuç yine böyle mi olurdu?  Hiç sanmıyorum ama öyle olsa bile, kimse de sizi eleştiremezdi. Keşke rotasyon için bu kadar acele etmeseydiniz... Bu maçtan sonra, sakatlık ve ceza haricinde, kazanan takımı değiştirmeyeceğinize, zorda kalmadıkça rotasyon yapmayacağınıza eminim, zira diğer kompleksli hocalar gibi hatada ısrar edecek karakterde olmadığınıza biliyorum... Bugün, şampiyonluk yolunda 2 puan kaybedilse bile, siz büyük bir tecrübe daha kazandınız. Zira, hocalar için, kaybedilen her puan, değerli birer tecrübedir...