Trabzonspor’un her kademesinde; futbolculuktan teknik direktörlüğe, teknik direktörlükten başkanlığa kadar görev yapmış, bunların yanı sıra; Türk Milli Futbol Takımı Teknik Direktörlüğü yapmış, Trabzonspor’a ve Türk Futboluna yaşattığı büyük başarılar yanında, Türk Futboluna yüzlerce yetenek kazandırmış Türk Futbolunun filozofu Özkan Sümer’i, maalesef bugün kaybettik. Özkan Sümer, teknik direktörlük dönemlerinde, otoriter yönetiminin yanında yaptığı espriler ile harmanladığı antrenmanlarda, futbolcularının gönlünü kazanmış ve bu yönetim anlayışı ile uyguladığı motivasyon sayesinde birçok başarılara imza atmıştır. Bu antrenmanlarda yaşanan esprili bir anıyı paylaşmadan geçemeyeceğim. Özkan Sümer, Trabzonspor teknik direktörlüğü yaptığı dönemde, bir gün antrenmana çıkar ve malzemeciye bir top vermesini söyler, topu aldıktan sonra futbolculara dönerek: ”Şimdi size dünyanın en büyük sihirbazını göstereceğim.” der ve futbolcuların şaşkın bakışları arasında elinde tuttuğu topu Lemi’ye atar ve ”Lemi, bu topu kaybet arkadaşların görsün.” der. Futbolcular ve Lemi şaşırınca da, ”Evladım, maçta aldığın her topu kaybediyorsun, bunu da kaybedersin herhalde diye düşündüm” der.

Özkan Sümer, Trabzonspor başkanlığı yaptığı dönemde, bugün olduğu gibi  Trabzonspor üzerine oynanan oyunlara karşı, bazılarının yaptığı gibi koltuğunu korumak ve koltuğunu kendi işlerinde referans olarak kullanmak yerine, “Camiayı, en haklı meselede koruyamamanın üzüntüsü içerisindeyim, buna vereceğim tek yanıt, Trabzonspor Kulübü Başkanlığından istifa etmektir.” diyerek kamuoyunun dikkatini haksızlıklara çekmek amacıyla, başkanlığı bırakacak kadar onurlu bir kişiydi.

Özkan Sümer, 2010-2011 sezonunda, şikenin ortaya çıkmasından sonra, Olağan Divan Başkanlık Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada: “Trabzonspor, büyük bir soyguna maruz kaldı. Sevincimiz çalındı, övüncümüz çalındı, onurumuz, prestijimiz, kazancımız, her şeyimiz çalındı. Bu, sade bir kupa meselesi değil. O sevinci, övüncü, onuru bize yaşatmadılar. Kan kusturdular. Bunları hatırlamamız lazım. İhtiyacımız bir kupa değildir.” diyerek, Trabzonspor’da görev alacak yönetimlere ve camiaya, bu gerçeğin unutturulmaması konusunda ince bir mesaj verecek kadar bilge bir insandı. Keşke, Türk Futbolunu yönetenler,  Özkan Sümer’i istifa noktasına götürecek kadar çirkinleşmeselerdi ve Trabzonspor camiası, Özkan Sümer’den başkan olarak daha fazla yararlanabilseydi. Keşke, Türk Futbolunu ve Trabzonspor’u, koltukla değerlenenler değil, Özkan Sümer gibi koltuğa değer katabilenler yönetebilseydi…

Böylesine hüzünlü bir günde Hatay deplasmanına çıkan Trabzonspor, ligin flaş takımı karşısında gösterdiği mükemmel mücadeleyi, 74. dakikada Vitor’un kafa ile attığı gol ile taçlandırarak deplasmanda 3 puanın sahibi olup, puanını 20’ye çıkardı. Özkan Sümer’in talebelerine de, Özkan hocalarına böyle veda etmek yakışırdı…