18 Mart Şehitleri Anma ve Çanakkale Zaferi’nin 105. Yıldönümünde Avrasya Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ersan Bocutoğlu önemli açıklamalar yaptı.

Bocutoğlu açıklamasında ‘İngilizlerin tarihte iki kez yenildiğine vurgu yaparak "Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde Osmanlı ordusuna Çanakkale’de, aynı dönemde Irak’ta Halil Paşanın önderliğindeki Osmanlı ordusuna  Kutül Amare’de yenildiler. Bu zaferler bizim göğsümüzü kabartırken, onlar için utanç vesilesidir’’  dedi.

MUHTEŞEM BİR ZAFERİN YIL DÖNÜMÜNDEYİZ

‘’Türk milletinin büyük genişleme ve büyük daralma dönemleri bulunmaktadır. Türk milletinin geriye doğru daralma hareketinin başladığı an 1683 ikinci Viyana kuşatmasıdır. O tarihten bu yana Türk milleti kazanmış olduğu toprakları birer birer bırakmak suretiyle Anadolu’ya çekilmiştir.18 Mart savunması müstevi kuvvetlerin Çanakkale boğazından geçerek başkentimiz İstanbul’u ele geçirmek üzere dizayn ettiği bir teşebbüs olmuştur. Türk milleti burada büyük bir direnç göstermek suretiyle düşmanın donanmasını, silahlı kuvvetlerini yenmiştir. Bu cidden altı çizilmesi gereken bütün milletimize kalpten öğretilmesi gereken muhteşem bir zaferden. Bu zaferde topraklarını koruyan Türk milletinin direncini ve büyük geri çekilme sürecinde artık kendini kovalayan faktörlere dur demesini bu vesileyle de bilahare istiklal savaşımızın komutanı ve Cumhuriyetimizin banisi olan Mustafa Kemal Atatürk ve onun aziz silah arkadaşlarının parladığı bir döneme tekabül etmektedir. Çanakkale savaşlarında Atatürk’ün birçok yönünü hatırlıyoruz ama emri altındaki birliklere ‘’Ben size taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum’’ kurşunlarının  kalmadığını söyleyen askerlere ise ‘’ Süngü tak yere yat’’ diye emir vererek Çanakkale Savaşı’nın kaderini belirleyen emirler verdiği hatırlıyoruz’’.

ÇANAKKALE VE KUT ZAFERLERİ GÖĞSÜMÜZÜ KABARTIYOR

‘’Bu muhteşem gurur verici zaferin yanında yine aynı dönem içerisinde İngilizlerin Hindistan yolunu emniyete almak üzere Irak’a asker çıkartması üzerine General Halil  Paşa’nın Kutül Amare denen yerde 15 bin kişilik İngiliz ordusunu topluca esir alması onun başındaki generali General Townshend ve kurmay heyetini alıp İstanbul’a getirmesi yine göğsümüzü kabartacak zaferlerden birisidir. Dolayısıyla Çanakkale’yi anarken bu arada Kutül Amare’yi de anmış bulunuyoruz’’.

İNGİLİZLER ÇANAKKALE’DE DONANMALARINI, KUTÜL AMARE’DE HAYSİYETLERİNİ KAYBETMİŞLERDİR

‘’İngiliz İmparatorluğu üzerinde güneş batmayan bir İmparatorluk olarak nitelendirilir ve gerçekten Osmanlı İmparatorluğu’nun sonunu getirici planlamayı bu İngiliz İmparatorluğu yapmıştır. İngilizlerin tarihlerini tetkik ettiğimizde can düşmanları olan gerek Fransızları, gerek İspanyolları, gerek Almanları, gerek birebir gerek ittifaklar tesis etmek suretiyle yendiğini biliyoruz. İngiliz tarihinde doğrudan kaybedilmiş her hangi bir savaş yoktur  fakat bunun iki tane istisnası vardır. Bunlardan birisi Çanakkale savaşında donanmalarını kaybetmişlerdir. İkincisi de Kutül Amare’de şeref ve haysiyetlerini kaybetmişlerdir. Bu iki zafer bizim göğsümüzü ne kadar kabartıyorsa İngiliz İmparatorluğu için de o derece utanç vesilesi olmuştur. Biz bu zaferleri Cumhuriyet tarihimiz boyunca kutladık ama İngilizler devreye girmek suretiyle bizden ricada bulundular, kutlamayın dediler. Buradan da anlıyoruz ki bizim bu iki zaferimiz yani İngilizlerin bu iki mağlubiyeti gerçekten onları utandırmaktadır’’.  

GELİNCİK ÇİÇEĞİNİ YAKAMDAN ÇIKARDIM

‘’Bu vesileyle aklıma gelen bir anımı sizlerle paylaşmak istiyorum. İngiltere’de bulunduğum süre içerisinde belirli zamanlarda bir gelincik çiçeğini belirli bir para karşılığında insanların yakasına takan bir gurupla karşılaştım. Gelincik çiçekleri toros dağlarında bu mevsimde açmaya başlar. Muhteşem bir görsel ziyafet verir insanlara dolayısıyla ben gelincik çiçeklerini çok severim. Sebebini araştırmadan bende bir miktar para vererek gelincik çiçeği aldım ve yakama taktım. Fakat eve geldiğim zaman ben bunu niçin aldım diye kendime sordum ve araştırmaya başladım. Baktığımda gelincik çiçeğinin İngiliz toplumu için önemini teyit etmiş oldum. Halbuki savaşlarda verdikleri kayıpların anısına gelincik çiçeği takarlarmış. Tabi onların en büyük kayıplarından ikisi Çanakkale ve Kut’ta verdikleri kayıplardır. Tabi bunu düşünerek gelincik çiçeğini yakamdan çıkardım. Bu iki zaferimizin cidden İngilizleri ne denli üzdüğünü daha iyi anladım. Dolayısıyla bize bu gururu tattıran şehitlerimize ve artık aramızda bulunmayan gazilerimize yani Çanakkale ve Kutül Amare’de ki şehit ve gazilerimize fatihalar gönderiyorum ve onların hatıralarını burada yad ediyorum’’. 

Bilge Kağan’ın Orhun Yazıtlarına kazıttığı bir söz var. Bu ibare bir tespittir ama ben bu ibareyi bir dua haline çeviriyorum. ’’Türk Milletinin düşmanları koyun gibi olsun, Türk Milletinin kendisi ve dostları kurt gibi olsun’’ .