Efsanesiyle ünlü Tomara Şelalesi büyülüyor

TOMARA ŞELALESİNİN EFSANESİ
Tomara Şelalesinin halk arasında anlatılan efsanelerinden birisi ise şöyle:
Seydibaba Köyü çobanı, kendi kendine sürü otlatırken, sürüyü götürüp ıssız yerde yatırıp, abdestini alır, namazını kılarmış. Köy halkı çobanı sürüyü susuz bıraktığını iddia ederek dava etmiş. Bir gün çobanı gizlice takip eden köy ahalisi, tam öğle zamanı çoban yine sürüyü aynı ıssız yere indirdiği sırada elindeki değneği toprağa vurduğunu ve çıkan sudan abdest alıp namaz kıldığını, ardından sürünün de buradan su içtiğini görmüş. Çoban köylünün kendisini izlediğini görünce sinirlenmiş ve kavalını bir tarafa, bıçağının kılıfını bir tarafa savurmuş. Biri düşmüş Tomara Şelalesi’ne, diğeri de Çamoluk ilçesinin Mindaval köyüne. Kaval ile bıçağın kınının düştüğü yerden sular fışkırmış. Kırk ayrı yerden su çıkan Tomara Şelalesi’nin diğer bir adı da ‘Kırk Gözeler’ olarak günümüze kadar gelmiş.