Twitter Süleyman Soylu' dan sonra Devlet Bahçeli' nin de mesajlarına kısıtlama getirdi.

 

Emin olun ki ilerleyen süreçte sizin hesaplarınız da benim hesaplarım da bu yapay destekli şeytani aklın tasvip etmediği bir şeyi aynı muameleye tabi tutacak…

 

 

Beş Teknopoli şirketi denen “Faacebook/ Whatsaap, İnstegram, YouTube ve Twitter” bu şeytani aklın 21. yy’daki en büyük silahı…

 

Hem çok büyük bir istihbarat ağı hem ulus devletler için tehdit hem de bütün sosyolojiyi kültürel dokuyu hercümerç eden yeni bir dünya…

 

Bu sosyal medya platformları artık hayatın her alanında belirleyici bir unsur...

 

Özellikle ülke seçimlerini belirlemede, algı yaratmada ve dip dalga oluşturarak kitlesel eylemlere dönüştürmede bambaşka bir propaganda sahası…

 

Hatırlayın,

2016 ABD seçimlerinde Trump' a rakip olan Hillary Clinton bana seçimi Facebook kaybettirdi demişti.

Birkaç ay önce yapılan seçimlerde ise Twitter, Trump’ı  engellemiş ve bununla eşgüdümlü olarak

posta yoluyla gönderilen tartışmalı oylarla Trump tasfiye edilmişti.

 

Ve Trump görevi bırakırken şunları demişti,

Tarihin en savaşsız dönemi benim başkanlığımda gerçekleşti.

 

Adam, Çin' e kayan ve ABD' yi tasfiye eden bu Siyonist lobinin gerçek yüzünü görüyordu.

19. yüzyılda başlayan ve 20. yüzyılda ABD' yi süper güç yapan bu yapı artık Çin üzerinden dünyayı şekillendiriyordu.

Yeniden büyük Amerika dese de sefalet içinde yaşayan ve 300 milyonluk nüfusun beşte biri iaşe dağıtılarak ayakta duran sözde süper gücün bu acizliğinin ifşasıydı bu...

 

Aslında Trump bu 4 yılda Amerika’yı epeyce de toparlamıştı. İşte bunun içindir ki

Suriye- Irak dâhil çoğu yerden Amerikan askerlerini çekme niyetindeydi...

 

Demokratların bütün hücrelerine sızan avangelist/ Siyonist lobi seçim hileleri ile beraber Trump' ı da tasfiye etti...

Dikkat ettiyseniz Biden göreve başlar başlamaz attığı imzalarla Trump'ın 4 yılda yaptıklarını neredeyse bir günde yok saydı.

 

Şimdi, yeni kabinenin tamamı bu zihniyetten mürekkep...

Öncesinde Bush sonrasında Obama ile başlayan demokratik soslu terörler kaldığı yerden devam ediyor, edecek de...

 

Olası Sincar operasyonu için Irak'ta görüşmeler yapan Hulusi Akar'ın ziyaretinden sonra Irak'ta, İdlib’te, Afrin’de  patlayan bombaları,

ve geçenlerde  Türk gemisine yapılan korsan saldırıyı, Rusya’nın içten karıştırılışını,

 

 II. Bir Gezi denemesi olan Boğaziçi eylemlerini, siz bütün bu bileşenlerle bir okuyun...

(Robert Koleji- Boğaziçi Üniversitesi kimlerin bam telidir, akademik kadrosu kimlerden mürekkeptir vs vs…  twitter bunları da deşifre eden isimleri acaba neden engelledi…)

 

Belli ki bizim de başımıza agriyacak ama Eşref Bitlisleri ve binlerce şehidimizi unutmamak lazım...

Ve fırsat bulurlarsa bu ve benzeri operasyonları ülke içinde yapmaya da kalkışacaklar…

Devletin tüm kılcal damarllarına sızan Fetö gibi etkili silahları olmasa da kriptolar hala çok etkin…

 

 Ve, nasıl olsa siyasetinden sivil toplum örgütlerine her taraftan besledikleri adamları var bu ülkede.

 

Ondandır ki Soylu ve Bahçeli gibi isimleri Twitter’da engelliyorlar

. Soylu neden şimdi ve niçin 15 Temmuz’un arkasında ABD var dedi… Bir düşünün bakalım…

 

Savaş, her alanda devam ediyor…

 

Yukarıda bahsettiğimiz gibi çok çok etkili bir silah var ellerinde… Bir nevi bir telegram metodu…

Hem çok çok büyük ticari bir saha hem de müthiş bir propaganda alanı… Bir taşla iki kuş değil onlarca kuş… Hatta kuş katliamı…

Telefonunuz kapalı bile olsa konuştuğumuz ortamda söylediğiniz bir kelime,

Mesela bir bisiklet almayı düşünüyorum dediğinizde bile

biraz sonra girdiğiniz platformlarda sponsorlu reklamlar içinde bisiklet seçenekleri karşınıza çıkıyor...

Eğer bu yazının başlığı ve içeriği yapay destekli bilgisayarlara dijital+ diktatörlük gibi yasaklı diye kodlandırılmışsa yazıya ulaşmanız imkânsız hale gelebiliyor. Yani kelimelere, kavramlara da istedikleri sansürü uygulayabiliyorlar.

 

Veya farklı bir yönünü de en basitinden şöyle örneklendireyim:

Bu yazıyı yayınladığım site ve benzeri binlerce site otomatik reklam karşılığında Google’dan belli bir ücret alıyorlar ve Google ticaret yapar gibi gözükürken site içi reklamların ara yüzüne “Hristiyan Nasıl Olunur” tarzı linkler de ekleyebiliyor.

Hedef çok net…

Ayrıca gittiğimiz yoldan, yediğimiz yemeğe kadar her şeyi sorduğumuz Google artık elimiz, ayağımız oldu…

Çünkü onlar şunu çok iyi biliyor ki aradığı şeyi Google' da bulamayınca onu yok bilen, yok sayan bir nesil var karşılarında…

 

Onun için eski kitapları, ansiklopedileri yani belge değeri olan hiçbir şeyi atmayın…

 

 

Gelelim bireysel duruma…

 

Herkesin dini, zihni, etnik, hobisi, fobisi siyasi görüşü yani maddi ve manevi röntgeni beş Teknopoli şirketler aracılığıyla verilenmiş...

 

Fotoğraflar, yazılar ve her türlü paylaşımlarımızla aslında kendimizi fişleterek buna yol verdik…

 

Bütün bunlar yapay zekâ destekli çok gelişmiş bilgisayarlar vasıtasıyla beynimize hükmedip bir nevi bizi sanal hipnoz ediyor.

 

Ki bilhassa genç beyinler hedef kitle… Çünkü geleceği şekillendirecek olanlar daha doğrusu onların kafasındaki yenidünya düzeninin bir nevi denekleri şimdinin kobay gençleri…

 

Aile kavramı başta olmak üzere, adet, gelenek, görenek, milli ve manevi değerler öncelikli hedef.

LGBT, cinsiyetsizlik, kadın erkek eşitliği gibi bu aralar sık duyduğunuz soslandırılmış kavramlar aslında bütün bu değerlerin çökmesi için ortaya çıkarılmış ve masuniyet karinesi diye savunulan zehirli aforizmalar…

 

Bütün bunlar için “gerçeklerin önüne geçen algılar” ha bire gözlerimizin önüne seriliyor ve beynimiz formatlanıyor.

 

Yani, faacebook ' ta rastgele geldiğini zannettiğiniz videolar bile sizin dijital fişlenmenize göre önünüze otomatik geliyor.

Sözgelimi, yapay zekâ ilgi alanınızı belirleyip ona göre videoları sıralarken araya enteresan bir şekilde giren Fetöcu ve türevleri birçok video da eşgüdümlü önünüze düşüyor.

 

İşin ilginç tarafı yapay zekânın videoları oynatması bizi nasıl fişleyip kodlandırdığı ile alakalı… Yani Faacebook’ta PKK videolarını izleyen birinin önüne bir cami imamının hutbesi neredeyse , hiçbir zaman düşmüyor.

 

Ve Fetö, PKK/PYD/LGBT, müstehcen eylem ve söylemler vs. tüm içerikler hiçbir sansüre uğramadan nüfusunun %64’sosyal medya kullanan Türk milletine enjekte ediliyor.

 

Bütün bunlar için acilen yerli ve milli yazılımlarımızla beş teknoloji şirketinin alternatiflerini üretmeliyiz.

Faacebook 19 milyar dolar neden whatsapp’a öder bunu düşünmeliyiz…

Ve bu beş şirketin seçimlere nasıl tesir ettiğine, ülkeleri nasıl içerden karıştırdıklarına kafa yormalıyız…

 

Ezcümle… Dijital Diktatörlük…